semerşah

medeniyetimiz - Ney, insan sesi
 
medeniyetimiz
Ana Sayfa
Ahilik
Arif Molu Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi
Dede Korkut Destanları
Ders Ders Bakmayın
Diline Sahip Ol!
Güzel Dinimiz
Geleneğin Gücü
Hat
Kişisel Gelişim
Kuş Evleri
Kültür ve Medeniyet Kavramları
Lale ve Gül
Minyatür
Mizah
Müzik
=> Mehter
=> Halk Aşıkları , Ozanlar
=> Türkülerimiz
=> Sohbet Meclisi
=> Gel Gidelim Şıh Bağına, Ercan Ahmet
=> Kerkük Divanı
=> Aşıklar Meclisi
=> Bosna Hersek Konseri
=> Mevlid-i Şerif
=> Ney, insan sesi
Oğuz Kağan'ın Torunları
Osmanlı Medeniyeti
Örnek Şahsiyetler
Pardus
Problemler ve çözümleri‏
Projelerim
Sayokan , Spor ...
Sosyal Sorumluluk Projesi
Şiiristan
Tıp
Türk Birliği
Türk Piramitleri
Veli Kitabı
Güzel Siteler
Yabancı Ülkelerdeki Türk Milletvekilleri
Ziyaretçi Defteri
Kripto Fetöcüleri Tanıma Yöntemleri
Gariban Fetöcüler ve PKKlılar
   

semerşah tv
 

Dinle Neyden ki Hikayet Etmede

Ayrılıklardan Şikayet Etmede

 Ney;(Nay) Dicle ve Fırat nehirleri arasındaki bölgede, Mezopotamya’da yaşayan Sümerler tarafından, M.Ö. 3000 Yıllarında kullanıldığı sanılan nefesli bir çalgıdır. Sümer dilinde (Nİ) olarak adlandırılmış olup çok saygın bir yeri vardır. Buradan Aysa ve Orta Anadolu kavimlerine geçmiştir. Türkler, İslamiyeti kabul önce eğlence ve diğer müzikli toplantılarında bu sazı benimseyip kullanmışlardır. İranlılar ve Ariler tarafından da rağbet görmüş ve kullanılmıştır. 

 

     3000-4000 yıl evvel Mısırda Neye benzeyen bir sazın icra edildiği bilinmektedir. Zira bazı mezarlarda, mumyaların yanında Ney sazına benzeyen müzik aletleri bulunmuştur. Mısırlı tarihçiler Neyin icadını Tanrı Osirise dayandırırlar. Bazı tarihçiler Tanrı Osirisin icat ettiği Neyin Lotus denilen Kamıştan yapıldığını söylerler. Mısırda görülen ve bir çeşit Ney olan Çifte Neyi (Eski rölyeflerde yer almıştır) kadınlar çalarlarmış. Mısır da doğru (düz) tutularak çalınan Neylere Mam veya Mem, yan tutularak çalınanlara is Sebi denilirdi. Amerika kıtasında, Meksika civarında yaşayan Aztekler de dini törenlerinde Ney benzeri müzik aletleri kullanmışlar ve Mevlevilere benzer sena törenleri yapmışlardır. 


 

Ney sazının buralara gelmesine sebeb olarakta Orta Asyadan, Alaska yoluyla yapılan göçlerin neden olduğu tahmin edilmektedir. Sümerlere ait kazılarda bulunan Ney ve Ney çalanları simgeleyen kabartma heykeller (Rölyef) günümüzde Philadelphia Üniversitesi Müzesinde sergilenmektedir. Ünlü mutasavvıf Feridettin-i Attarın "Mantık ül Tayr" adlı eserinde, Neyin kökeni HZ. Muhammed devrine dayanır. HZ. Muhammed, damadı olan HZ. Aliye bazı manevi sırlardan Bahsetmiş ve Sıkıca saklamasını tembih etmiştir. Fakat HZ. Ali bu sırrı biriyle paylaşmak istemiş ve bir kuyunun içerisine bu sözleri tekrarlamıştır. Bunu yaparken etrafta kimsenin olmadığına emin olmuş ve verdiği sözlere sadakatsizlik ettiğini düşünmemiş. Ancak Allah o kuyuda uzun bir kamış yaratmış. Daha Sonra deve otlatan bir çoban bu kuyudaki kamışı görünce kesmiş ve bir kaval yapmış. Bir gün HZ. Muhammed çobanı görmüş. Çoban kamıştan yaptığı bu sazı üflüyormuş. Ancak mana ehli efendimiz, söylediği sırları bu kamıştan duymuş ve damadına bunu sormuş. HZ. Ali olayı anlatmış ve af dilemiş.

 

Türklerin Müslümanlığı kabulünden sonra ney özellikle dini
musikide büyük rağbet görmüştür. Büyük İslam düşünürü MEVLANA, insan ruhunun yücelmesinde musikiye önem vermiş ve Mesnevi'sine "dinle neyden" sözleriyle başlayarak ney sazına verdiği önemi göstermiştir.
        Ney içi boş kamıştan yapılmış nefesli bir müzik aletidir.
Üflenen kısmına boynuzdan yapılmış bir ağızlık takılır ve bu parçaya baş pare denir. Seslerin sağlam ve temiz çıkmasını bu kısım sağlar.
       Ney'in üstünde 6 altında 1 delik olmak üzere üzerinde 7 delik vardır. Bu delikler parmakla açılıp kapatılmak suretiyle sesler çıkartılır.Sıcak ülkelerde nehir kenarında yetişen kamışlar sarı renkte olur.Kamışın üzerindeki parlaklık kendi parlaklığı olup boya yada cila değildir.Uzun süre kullanılan ney'in rengi koyulaşır ve buda onun kıymetini arttırır.
      Düzenli akort yapmayı sağlayabilmek için ney 9 boğum olması gerekir. Bu tarzda kamışlar binlerce kamış arasında ancak birkaç tane bulunabileceğinden ney bu yüzden kıymetli olan ve maddi değeri yüksek bir sazdır.
      Yedi deliği olan ney'den nefes şiddetini değiştirmek suretiyle 3 oktav genişliğinde ses elde edilir. Ney'le Türk musikisindeki sesleri rahatlıkla çıkartmak mümkün olduğu gibi musikisindeki dizilerin seslerini de çıkartmak mümkündür.

1207-1273 yılları arasında yaşamış olan büyük Türk mutasavvıfı HZ. Mevlana Celalettin-i Rumi, 6 ciltlik mesnevi şerifinin birinci cildinin ilk on sekiz beyitinde neyden bahseder:

 

        Duy, şikayet etmede her an bu Ney,

 

        Anlatır hep ayrılıklardan bu Ney,

 

        Der ki feryadım kamışlıktan Gelir,

 

        Kim işitse gözlerinden Kan gelir...

 

Orijinali Farsça Olan Bu beyitin ilk mısralarını, İsmail Dede Efendi 1839 yılında Ferahfeza makamında Ayin-i şerif olarak bestelemiş ve Beşiktaş Mevlevi hanesinde zamanında padişahı II. Mahmut’un huzurunda büyük bir vecd ile icra edilmiştir.

 

        HZ. Mevlana bir başka rubaisinde Neyden şöyle söz eder:

 

        Ey Neyzen, şu Neyin şeker kamışına benziyor;

 

        Sen gelmezsen, padişahlar padişahımız neşelenemez

 

        Sen her çağı, sabaha kadar üfledin mi,

 

        İhtiyar dünyadan bir gençtir, doğar.


 

HZ. Mevlana’dan sonra Mevlevilikte de önemli yerini muhafaza eden Ney; her şeye can veren nefesi, başka bir deyişle; nefha-yı ilahiyi temsil eder. Ney, din dışı Türk Musikisinde ve Dini Musikide kullanılan en önemli sazlardan birisidir. Ney, Organik yapısı nedeniyle insan sesine en yakın müzik aletlerindendir.

 

Saba Ney Taksimi

 

markalife

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol